İngilizce’de içecek siparişi verilirken öncelikle bizden isteneni, yani sorulacak soruyu anlamak öncelikli amacımızdır.
Erkek garson (waiter) veya bayan garson (waitress) yanımıza gelip soracağı muhtemel sorular:
-Can I help you? (Nasıl yardımcı olabilirim?)
-What would you like to drink? (Ne içmek istersiniz?)
-What can I get you? (Size ne getirebilirim?)
-Anything to drink? (İçecek bir şey?)
-Anything to else? (Başka bir şey?) Tabii burada öncesinde bir şey istenmiştir burada ekstra bir şey ister misiniz anlamında sorulur.
gibi ifadelerle bize sorular sorulur.
Sonrasında bizim cevabımız:
-Yes I would like mineral water, please. (Evet, maden suyu lütfen) diyebiliriz. Burada önemli olan ifade mineral water yani maden suyu ifadesi. Çünkü yurtdışında insanların karşılaştıkları problemlerden biri budur. Özellikle Türk insanlarının karşılaştıkları problemlerden biri budur. Mineral water maden suyu demektir. Sparkling water ise mineral açısından zenginleştirilmiş su demektir. Still water durgun su, yani bizim bildiğimiz, içtiğimiz su demektir. Sakın ve sakın direkt su dediğinizde bizim içtiğimiz suyu getireceklerini zannetmeyin. Size içerisinde asit olan mineralli su getirebilirler, yani dikkatli olmak lazım. Onun dışında tap water çeşme suyu kavramını da bilin.
Bizim söylem ifadelerimizden bazıları, mesela I would like ifadesidir. Herhangi bir şeyi isterim anlamında. Ayrıca Can I have? Alabilir miyim? Anlamında. Burada kafanız karışmasın, have sahip olmak anlamındadır ancak Can I have ifadesi özellikler restoranlarda çok kullanılan bir ifadedir. Alabilir miyim? Anlamındadır. Can I have mineral water please? Can I have fruit juice please? (Meyve suyu alabilir miyim lütfen?) , Can I have lemonade, please? (Limonata alabilir miyim, lütfen?) şeklinde istediğimiz içeceği ifade edebiliriz.
Bazı içecekleri ifade etmek gerekirse:
-Fruit juice (Meyve suyu)
-Apple juice (Elma suyu)
-Orange juice (Portakal suyu)
-Beer (Bira)
-Coke (Kola)
-Diet coke (Diyet kola)
-Lemonade (Limonata) gibi drinks(içecekler) mevcuttur.